Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yaşamının 85. yıl dönümü anılmaktadır. Atatürk’ün başlıca amacı, Türkiye’yi çağdaş bir medeniyet ve kültür ortağı yapmaktı ve bu hedefin eğitimle sağlanabileceğine inanıyordu. O, eğitimin milletlerin refahı için çok önemli olduğunu dile getirirken, çağdaş eğitime ulaşmak için kararlı adımlar attı. Eğitim sistemimizin temellerini oluşturan bu devrimlerin yanı sıra Atatürk, geleceğin vaat ettiği öğrencilere fırsatlar sunmuş ve yükseköğretimde reformlar gerçekleştirmiştir.
Atatürk, Milli Eğitim Bakanlığı’nın kurulmasına liderlik etmiş ve yabancı ve özel okulların kapatılmasını, ilköğretimin süresini uzatmayı sağlamıştır. Ayrıca, medreselerin kaldırılmasını ve bütün okulların Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlanmasını sağlayan Tevhidi Tedrisat Kanunu’nu kabul ettirmiştir. Ayrıca, Türk harflerinin kabul edilmesini ve milletlerarası rakamlara geçilmesini sağlamıştır. Bu devrimlerle beraber millete yeni harfleri öğretmek için Millet Mektepleri’ni açmış ve “Millet Mektepleri Başöğretmeni” unvanını almıştır. Son olarak, köy öğretmen okullarının temellerini oluşturan Köy Enstitüleri’nin açılmasına öncülük etmiştir.
Cumhuriyet’in 10. yılında, Atatürk’ün liderliğinde Üniversite Reformu yapılmış ve Darülfünun yerine İstanbul Üniversitesi kurulmuştur. Bu dönemde Ankara’da Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi de açılmıştır. Atatürk, yurt dışına gönderilecek öğrencilere kıvılcım olarak yollandıklarını ve alevler olarak geri dönmelerini söyleyerek onları teşvik etmiştir. Aynı zamanda, Bursları devlet tarafından karşılanmak üzere üstün başarılı öğrencileri yurt dışına göndermiştir.
Atatürk, savaş zamanlarında ve politik yaşamı boyunca bile kitap okumayı sürdürmüştür. Resmi kaynaklara göre yaklaşık 3 bin 997 kitap okuyan Atatürk, “Çalıkuşu”, “Beyaz Zambaklar Ülkesinde”, “Toplum Sözleşmesi”, “Türkçülüğün Esasları” gibi kitapları okumuştur. Ayrıca, geometri kitabı dahil olmak üzere, birçok kitap yazmış ve bilgisini, deneyimlerini paylaşmıştır.
Atatürk’ün eğitim alanındaki devrimleri ve katkıları, Türk eğitim sistemi üzerinde derin ve kalıcı etkiler bırakmıştır. O, Türk halkının eğitim seviyesini yükseltmeye yönelik attığı bu adımlarla, Türkiye’nin çağdaş bir toplum olmasının temellerini atmıştır.