Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) Türkiye’deki asgari ücret politikaları hakkındaki görüşleri üzerine ortaya çıkan tartışmalar gündemde. IMF Türkiye misyonu başkanı Jim Walsh, Türkiye’nin 1 Ocak’ta yapacağı asgari ücret artışında geçen yılla aynı oranda artış yapmaması gerektiğini belirtti. Walsh, enflasyonun ciddi şekilde yükselmesine yol açacak düzeyde bir artıştan kaçınılması gerektiğini ve asgari ücret artışlarının en yoksul kesime destek sağlama odaklı olması gerektiğini vurguladı.
Geçtiğimiz yılın Ocak ayında Türkiye’de net asgari ücret yüzde 49 oranında artırılmıştı. Ancak bu artışın enflasyonun hızla yükselmesine neden olduğu gözlemlenmişti. Bu durumun etkileri dikkate alınarak 2025 yılında uygulanacak asgari ücret belirlenirken daha dikkatli hareket edilmesi gerektiği belirtiliyor.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun Aralık ayında toplanarak 2025 asgari ücreti için görüşmelerde bulunacağı bilgisi verildi. Komisyon, ilgili bakanlık ve sendikaların temsilcilerini bir araya getirerek uygun bir asgari ücret seviyesinin belirlenmesine katkı sağlayacak.
IMF yetkilisi Jim Walsh, Türkiye’nin düşük gelirli kesimlerin refahını artırmak için asgari ücret artışlarından ziyade sosyal programlar aracılığıyla destek sağlaması gerektiğini ifade etti. Ayrıca finansal piyasalarda yaşanan sıkılaşmanın devam ettiğini ve merkez bankasının enflasyon hedefine ulaşmak için faiz artışı yapma ihtimalinin bulunduğunu da dile getirdi.
Walsh’un açıklamalarına göre Türkiye’nin istikrarsız enflasyon beklentileri ve yüksek enerji ithalatı nedeniyle olası enerji şoklarına karşı savunmasız olduğu belirtiliyor. Bu durumu telafi etmek için ülkenin yenilenebilir enerji üretimini artırması gerektiği vurgulanıyor. Enerji alanında yapılacak yatırımların Türkiye’nin ekonomik istikrarı sağlaması ve enerji bağımlılığını azaltması bekleniyor.
Sonuç olarak, IMF’nin Türkiye’nin asgari ücret politikaları ve ekonomik yönetimi konusundaki önerileri dikkate alınarak, ülkenin sosyal refahı ve ekonomik istikrarı için daha dengeli ve sürdürülebilir politikaların hayata geçirilmesi gerektiği görüşü ağırlık kazanmaktadır.
