Özel okulların eğitim ücretlerini belirleme formülü geliştirildi ve ara sınıflardaki öğrencilerin öğretim ücretlerinin gelecek yıl için nasıl belirleneceği hakkında detaylar paylaşıldı. Bu formül, bir önceki yılın ortalama yurt içi Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ile bir önceki yılın ortalama Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) değerinin toplanıp ikiye bölünmesi ile ortaya çıkıyor. MEB Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği’ndeki değişikliklere göre, özel okullar gelecek eğitim-öğretim yılında eğitim ücretlerinde artış yapabilecekleri limitlenmiş durumda. Buna göre özel okullar, ara sınıflardaki öğrencilerin eğitim ücretlerini en fazla yüzde 56,89 oranında artırabilecekler.
Özel okullara yeni kaydolacak öğrencilerin ücretleri ise veli veya öğrenci ile okul arasında yapılan sözleşme hükümlerine göre belirlenecek. Yine mevzuata göre, öğrenim ücreti ve diğer ücretler her sene belirlenerek Ocak ayından itibaren en geç Mayıs ayının sonuna kadar ilan ediliyor. Ayrıca, yemek, kıyafet ve diğer hizmetlere ilişkin ücretler de Mayıs ayının sonuna kadar ayrıca tespit ediliyor ve talep eden veliler bu hizmetlerden faydalanabiliyor.
Mevzuata göre, özel okullar, ücret ilanlarını belirli bir süre içinde ilgili birimlere bildirmek zorundalar ve belirtilen süre sonuna kadar ilanları okullarda asılı tutmak zorundalar. Özel okullar, mevzuatlarında belirlenen ücret artışlarından daha fazla artış yapamazlar ve belirtilen sürelerde ücret ilanı yapmayan kurumlar bir önceki yılın ücretini alırlar.
Sonuç olarak, bu değişiklikler özel okullardaki eğitim ücretlerinin belirlenmesinde, öğrenciler ve velilerin haklarının korunması adına önemli düzenlemeler içermektedir. Gelecek yıl uygulanacak eğitim ücretlerini belirleme süreçlerine ilişkin detaylar, belirli bir süreç içinde ilgili tüm taraflara duyurulacak ve bu doğrultuda hareket edilecektir. Bu gelişmeler, öğrencilerin eğitim hakkının korunması ve ailelerin mali yüklerinin minimize edilmesi adına olumlu adımlar olarak değerlendirilmelidir. Ara sınıflardaki öğrencilerin eğitim ücretlerinin gelecek yıl artırılmadan önce belirlenen oranları geçmemesi ve bu konuda şeffaf bir süreç izlenmesi, taraflar arasındaki hak ve sorumlulukları dengelemekte önemli bir rol oynamaktadır.