Yenidoğan çetesiyle ilgili gelişmeler tüm Türkiye’yi derin bir şekilde sarsarken, yaşanan son olaylar Samsun’da büyük bir şok etkisi yarattı. Yenidoğan çetesinin avukatı olarak bilinen Aylin Arslantatar’ın Samsunlu olduğu ortaya çıktı. Bu çete, bebekleri daha fazla para kazanmak için öldürme suçuyla gündeme gelmişti. Gazete Gerçek’ten Haydar Öztürk’ün haberine göre Aylin Arslantatar’ın tutuklanmasıyla şaşırtıcı bir gerçek gün yüzüne çıktı.
Başsavcının ölümle tehdit edilmesine neden olan kişinin Mustafa Kemal Zengin olduğu bilinirken, söz konusu olayın detayları incelendiğinde, Zengin’in yanında bulunan kadın avukatın Aylin Arslantatar olduğu belirlendi. Bu beklenmedik gelişme Samsun halkında büyük bir şaşkınlık yarattı. Aylin Arslantatar’ın 1981 yılında Samsun’da doğduğu ve eğitim hayatını da Samsun’da tamamladığı öğrenildi.
Yenidoğan çetesinin avukatının Samsunlu çıkması, olayın boyutlarını daha da karmaşık hale getirdi. Çete üyelerinin, bebek ticareti yaparak haksız kazanç elde ettiği iddiaları üzerine yürütülen soruşturma sırasında, Aylin Arslantatar’ın da bu çetenin içinde olduğunun ortaya çıkması, toplumda büyük bir infiale yol açtı. Çete üyelerinin, bebek ticaretiyle ilgili var olan yasaları hiçe sayarak, duygusuzca bebekleri öldürdükleri düşüncesi, insanları tehdit etmektedir.
Ülke genelinde adı duyulan Yenidoğan çetesinin Samsunlu bir avukata sahip olması, olayın vahametini daha da derinleştirdi. Aylin Arslantatar’ın tutuklanmasıyla birlikte, Samsun’da yaşayanlar bu tür suç örgütlerinin ne kadar yakınlarında olduğunun farkına vararak büyük bir üzüntüye kapıldı. Samsun’un adının ülke genelinde bu şekilde bir suç örgütüyle anılması, şehrin itibarını da olumsuz etkileyecek gibi görünmektedir.
Sonuç olarak, Yenidoğan çetesinin avukatının Samsunlu çıkması, olayın boyutlarını genişletmiş ve toplumda derin yaralar açmıştır. Toplumun bu tür suç örgütlerine karşı daha duyarlı olması ve şehirlerindeki insanların geçmiş ve ilişkileri konusunda daha dikkatli olmaları gerekmektedir. Bu tür suçlarla mücadele etmek için bireylerin ve devletin daha aktif bir şekilde işbirliği yapması önem arz etmektedir.
