Yemen’deki Husiler, ABD’nin kendilerini yabancı terör örgütü listesine almasının, Filistin’i desteklemekten vazgeçmeyecekleri konusunda görüşlerini açıkladı. İran destekli Husiler, 31 Ekim tarihinde, İsrail’in Gazze’ye saldırmalarını protesto etmek amacıyla, Yemen açıklarında İsrailli ticari gemilere el koydu ve bazılarına dron ve füzelerle saldırılar düzenledi. Bu durumun ardından ABD, Husilerin askeri oluşumu Ensarullah Hareketi’ni yabancı terör örgütü olarak tanımladı. Husilerin Sözcüsü Muhammed Abdusselam, ABD’nin bu kararının kendilerini Filistin’e destekten alıkoymayacağını dile getirerek, “Bu karar, Filistin’e destek yönündeki tutumumuzu güçlendirmekten başka bir şeye yaramaz.” şeklinde konuştu. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan ise, Husilerin Kızıldeniz’deki gemi ticaretini aksatan saldırılarının Amerikan personelini tehlikeye attığına dikkat çekti.
ABD güçleri, Yemen’den atılan füzeleri ve dronları düşürdüğünü belirtirken, Husilerin eylemlerinin ardından, çok sayıda gemicilik şirketi Kızıldeniz’deki seferlerini durdurma kararı aldı. Bunun üzerine ABD, 18 Aralık’ta Husi güçlerine karşı “Refah Muhafızı Operasyonu” adında çok uluslu bir deniz görev gücü oluşturulduğunu açıkladı. Bu operasyon kapsamında Kızıldeniz’de İsrail ile bağlantılı gemiye el koymaya çalışan Husilere ait 3 sürat teknesi ABD helikopterleri tarafından ateş altına alındı. 10 Ocak’ta da ABD’ye ait bir gemi, Husiler tarafından füze ve kamikaze dronlarla hedef alındı. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, ABD ve Japonya’nın talebiyle, Husilerin Kızıldeniz’deki saldırılarının acilen durdurulması yönünde karar aldı. Kısacası, bu durum, küresel ticaretin % 12’sinin yapıldığı Süveyş Kanalı’nın güvenliğini tehlikeye atmaktadır.