Zimbabve’de yaşanan olayda, 56 yaşındaki Ishmael Chokurongerwa’nın peygamberlik iddiası ve çocuklar ile evlilikleriyle bilindiği ortaya çıktı. Chokurongerwa’ya çocuk istismarı suçlaması yöneltilerek özel mülkünde yapılan polis operasyonunda 251 çocuk kurtarıldı, doğum belgesi olmayan 246 çocuğun bulunduğu belirtildi. BBC’nin aktardığına göre Chokurongerwa ve yedi takipçisi mahkemeye çıkarıldı ve tutuklandı. Chokurongerwa’nın geçmişte polislere saldırma suçundan tutuklandığı, ülkedeki Apostolik kilisesinin bir parçası olduğu ve yasaya aykırı uygulamaları savunduğu biliniyor. Bu kiliselere yaklaşık 2 milyon kişinin gittiği ve takipçilerinin dünyanın sonunun yaklaştığına inandığı belirtiliyor.
Chokurongerwa’nın liderliğindeki kilisenin, modern tıbbı reddettiği ve açık havada ibadet etmeyi tercih ettiği ortaya çıktı. Yerel bir radyo konuğu, Chokurongerwa’nın çiftliğinde yüzlerce aileyi tuttuğunu ve dış dünya ile iletişimlerinin engellendiğini ifade etti. Takipçilerinin dünyanın sonunun yaklaştığına inanması, liderlerine olan bağlılıklarını artırıyor. Chokurongerwa’nın tutuklanmasının ardından, kilisenin faaliyetlerine ilişkin daha detaylı soruşturmalar yapılması bekleniyor.
Zimbabve’de bulunan bu skandal olay, ülkedeki dini toplulukların ve liderlerin faaliyetlerinin yakından incelenmesini gerektiriyor. Özellikle çocuk istismarı gibi suçların önlenmesi ve bu tarz uygulamaları savunan kiliselerin denetim altına alınması büyük önem taşıyor. Chokurongerwa’nın tutuklanması, kilise üyeleri ve toplumun genelinde büyük yankı uyandırmış durumda. Bu tür skandal olayların tekrarlanmaması ve çocukların korunması için etkin önlemler alınmalıdır. Artan bilinç ve denetim mekanizmaları, benzer durumların önüne geçebilir ve çocukların hakları korunabilir. Kesinlikle hiçbir inanç veya liderlik pozisyonu, çocuk istismarını veya yasalara aykırı uygulamaları meşrulaştıramaz. Bu tür vakalara karşı herkesin duyarlı olması ve gereken adımları atması gerekmektedir.