Rusya, Avrupa Birliği’nin Rusya’ya yönelik uyguladığı yasaklara misilleme olarak 81 Avrupa yayın organına erişimin kısıtlandığını duyurdu. Bu karar, 27 AB üyesi ülkeden 25’inin kamu yayını, dergi ve gazetelerini kapsıyor. Rus hükümeti, AB’nin Rus yayın kuruluşlarını engelleme kararına “orantılı karşı önlemler” uyguladı ve söz konusu yayın organlarının Rus propagandası ve Ukrayna’ya karşı saldırıyı desteklediğini iddia etti. Rusya’nın kara listeye aldığı basın kuruluşları arasında Politico, EU Observer, RTE, Le Monde ve Der Spiegel gibi önemli yayınlar da bulunmaktadır. İtalyan yayın organları Rai ve La Repubblica da erişim kısıtlamaları arasında yer alıyor ve İtalya Dışişleri Bakanlığı bu kararı “şiddetli ve yasa dışı” olarak niteleyerek kınadı.
ABD, Rusya’nın halkına yanlış bilgi yaydığını ve bağımsız medyayı baskı altında tuttuğunu iddia etti. Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Vera Jourova, Rusya’nın dezenformasyon amacıyla finanse ettiği propaganda kuruluşlarını bağımsız medyadan ayırd etmek gerektiğini belirtti. Moskova, Rus medya kuruluşlarına yönelik kısıtlamaların kaldırılması durumunda yasağın sona erebileceğini ifade etti. Rus devlet destekli haber kanalı RT’nin AB’de yayın yapma lisansı, Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesinin ardından iptal edildi. Aynı dönemde Rusya, BBC ve diğer Batılı web sitelerine erişimi yanlış bilgi yaydıkları gerekçesiyle sınırladı.
Bu gelişmeler, Rusya ile Avrupa Birliği arasındaki medya savaşının yeni bir boyutunu oluşturuyor. Rusya’nın Avrupa yayın organlarına karşı aldığı kısıtlamalar, ülkeler arasındaki gerilimi arttırabilir ve medya özgürlüğünü olumsuz etkileyebilir. Avrupa Birliği, Rusya’nın bu tür misilleme önlemlerini kınayarak, basın özgürlüğünü ve demokratik değerleri koruma konusundaki kararlılığını vurgulamıştır. Gelecekte, taraflar arasındaki ilişkilerin nasıl gelişeceği ve medya alanındaki bu çekişmenin hangi boyutlara varacağı belirsizdir. Ancak, bu tür adımların medya üzerindeki etkileri ve uluslararası ilişkiler açısından önemli bir dönemeç oluşturabilir.