Vatikan, 26 Temmuz tarihinde Fransa’nın başkenti Paris’te gerçekleşen 2024 Paris Olimpiyat Oyunları’nın açılış gösterileriyle ilgili bir açıklama yaparak üzüntülerini dile getirdi. Vatikan, açılış gösterilerinde dini hassasiyetlere uygun olmayan unsurların yer aldığını belirtti. Kilise, tüm dünyanın bir araya gelerek paylaştığı ortak değerlerin bu tür imalara maruz kalmaması gerektiğini ifade etti.
Paris’teki Olimpiyat Oyunları’nın açılış töreninde, Hz. İsa’nın Son Akşam Yemeği tablosuna atıfta bulunan bir performansın yer alması, Katolik Kilisesi’nden tepki almıştı. Özellikle “drag queen” performansı ve dini inançlara saygısızlık yapıldığı düşüncesi, Vatikan’ı endişelendirdi. Törenin sanat yönetmeni Thomas Jolly, tepkilere rağmen sunulan performansın Son Akşam Yemeği tablosu değil, pagan bir şenliği canlandırmak olduğunu savundu.
Vatikan’ın açıklaması, Paris’teki Olimpiyat Oyunları’nın tartışmalı açılış gösterilerine paralel bir şekilde gelmiş oldu. Din ile sanat arasındaki hassas dengeyi koruyarak, dini sembollerin ve figürlerin saygılı bir şekilde temsil edilmesi gerektiğini vurgulayan Kilise, bu tür olayların toplumsal hassasiyetleri zedeleyebileceğini belirtti. Açılış gösterilerinin, tüm dünya nüfusunu ilgilendiren global bir etkinlik olduğu göz önünde bulundurularak, dini motiflerin özenle seçilmesi gerektiği ifade edildi.
Katolik Kilisesi’nin Vatikan merkezli bu açıklaması, dünya çapında geniş yankı uyandırdı. Din ve sanatın bir araya geldiği etkinliklerde hassasiyetin ön planda tutulması, kültürel çeşitliliğin ve inançların saygın bir biçimde temsil edilmesi gerekliliği vurgulandı. Olimpiyatların açılış törenlerinin, insanların bir araya gelerek ortak bir amaç etrafında birleştiği önemli bir platform olduğu düşünüldüğünde, dini inançlara saygılı olunması gerektiği üzerinde duruldu.
Sonuç olarak, Vatikan’ın Paris Olimpiyat Oyunları’ndaki açılış gösterileriyle ilgili endişeleri ve üzüntüsü, dini sembollerin ve figürlerin saygılı bir şekilde temsil edilmesi gerekliliği konusundaki çağrısı, olayın taraflarını düşünmeye sevk edecek nitelikteydi. Kilise, dini değerlerin toplumsal etkinliklerde saygı görmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatarak, benzer olayların yaşanmaması temennisinde bulundu.
