Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Girdap Haber Ekonomi Editörü Aslı Didari’nin de aralarında bulunduğu gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Toplantı öncesinde ekonomik gelişmelere dair bilgiler veren Yılmaz, aynı zamanda gazetecilerin yönelttiği soruları yanıtladı.
Yılmaz, yaptığı sunumda, KKM (Kur Korumalı Mevduat) hesaplarındaki düşüş trendinin sürdüğünü belirtti ve Merkez Bankası rezervleri hakkında önemli veriler paylaştı.
Cevdet Yılmaz, “Merkez Bankamız ciddi anlamda bir rezerv birikimi sağladı. Brüt rezervimiz 98,5 milyar dolardan 155.1 milyar dolara ulaşmış durumda” ifadesini kullanarak, Türkiye’nin kredi notunun iyileşmesi ve risk primindeki düşüşe dikkat çekti.
Küçülen bütçe açıkları, azalan cari açık ve artan rezervlerin, TL mevduatın payının yükselmesi ile birlikte risk göstergelerini gerilettiğini vurgulayan Yılmaz, bu durumun CDS oranlarına olumlu bir şekilde yansıdığını belirtti.
Toplantının devamında, güncel konulardan biri olan DEM Parti heyetinin İmralı ziyaretine dair tartışmalar yürütüldü.
Cevdet Yılmaz, terörün maliyetine ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, terörün insan kaybının yanı sıra ekonomik etkilerine de vurgu yaptı. Terörün doğrudan ve dolaylı maliyetlerini iki kategoriye ayırdı.
Yanlış anlaşılmalara karşı, doğrudan maliyetlerin fiziksel saldırılardan kaynaklandığını belirten Yılmaz, dolaylı maliyetlerin ise terör nedeniyle gerçekleştirilemeyen ekonomik faaliyetlerle ilgili olduğunu ifade etti. Bu durumun en fazla Doğu ve Güneydoğu bölgelerini etkilediğini söyledi.
Yılmaz sözlerine şöyle devam etti: “Sermaye ve nitelikli insan gücü kaçışı yaşayan bölgeler için terörün sonlanmasıyla birlikte önemli fırsatlar doğuyor.”
Cevdet Yılmaz, terörün azalmasının Türkiye genelinde sağladığı faydaların yanı sıra, en çok Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde hissedildiğini, bu bölgelerde güvenliğin artmasıyla birlikte ekonomik canlanmanın da yaşandığını dile getirdi.
Terör ile mücadelenin sunduğu olumlu ortamın, sancılı süreçlerin ardından Türkiye’nin kalkınmasını hızlandıracağını belirten Yılmaz, yeni yatırımlara olanak sağlandığını ifade etti.
Devlet Bahçeli’nin Türkiye Yüzyılı vizyonunu aktaran Yılmaz, huzur ve kardeşliğin öneminden bahsederek, terörün demokrasinin ve kalkınmanın düşmanı olduğunu belirtti.
Son aşamada, asgari ücretle ilgili istatistiklere değindi. Ekim ayı itibarıyla toplam istihdamın 32.970.000 olduğunu belirten Yılmaz, asgari ücretli çalışan sayısının 6.7 milyon olduğunu ifade etti.
Yılmaz, asgari ücretin bir taban ücret olduğunu, bunun altında olmaması gerektiğini, özellikle daha az gelişmiş bölgelerdeki küçük işletmelerin bu durumdan etkilendiğini vurguladı. Verimliliğin artırılmasının önemine de dikkat çekti.
2023 yılında maliyet artışlarının enflasyon oranının üzerinde olduğunu belirten Yılmaz, iş gücüne ödemelerin gayri safi katma değerdeki payının 2024’ün üçüncü çeyreğinde en yüksek seviyeye ulaştığını ifade etti.
Asgari ücretin döviz cinsinden değeri ile ilgili olarak Yılmaz, Türkiye’deki asgari ücretin birçok gelişmekte olan ülkeye göre daha yüksek olduğunu ve enflasyonun kontrol altına alınmasının önemini vurguladı.