Değerli ebeveynler,
Ebeveynlik, çocuğunuzun duygusal durumu, ihtiyaçları ve kelime hazinesini derinlemesine anlama yeteneği ile şekillenir. Çocuğunuzun tamamlayamadığı cümleleri bitirmeniz veya bir kelimesinden ne demek istediğini anlamanız, aranızdaki sevgi dolu bağı güçlendirir ve ona evde güvenli bir iletişim ortamı sunar. Ancak, bu güvenli alanın dışındaki zorluklar, özellikle diğer insanlar tarafından anlaşılmadığında karşınıza çıkabilir. Bu tür durumlar, çocuğunuzun öfke ve hayal kırıklığı yaşamasına sebep olabilir.
Evde anlaşılan, dışarıda anlaşılmayabilir.
Çocuğunuzun söylediklerinizi kolayca anlaması ona büyük bir güven hissi verir ve kendini ifade etme konusunda rahatlık sağlar. Ancak bu durum, başkalarının da onu aynı şekilde anlayacağını beklemesine yol açabilir. Eğer bir akranı ya da yetişkin, çocuğunuzun söylediklerini kısa sürede anlayamazsa, bu ona “anlaşılmadım” hissini verebilir. Bu duygu, öfke, agresyon veya geri çekilme gibi tepkilere dönüşebilir.
Çocuk, “Ben anlatıyorum, sen anlamıyorsun” düşüncesiyle hayal kırıklığı yaşayabilir. Bu nedenle, çocuğunuzun kendini ifade edebilme yeteneklerini geliştirmesi ve farklı iletişim stillerine uyum sağlamayı öğrenmesi oldukça önemlidir.
Aile içindeki iletişim dışarıdaki yaşamında da kritik bir rol oynamalıdır.
Aile içinde çocuğunuzu anlamak ve desteklemek öncelikli önem taşır. Ancak bu etkileşim aynı zamanda çocuğunuzun dış dünyaya hazırlanmasında bir araç görevi görmelidir. Çocuğunuzun kendini ifade ederken farklı yollar denemesi ve bu süreçte desteklenmesi gerekir.
Örneğin:
● Çocuğunuzun bir kelimeyi yanlış kullandığında veya cümlesini tamamlayamadığında, onu hemen düzeltmek yerine kendi cümlesini kurması için fırsat tanıyabilirsiniz.
● “Sen ne demek istediğini açıkla, seni dinliyorum” diyerek ona cesaret verebilirsiniz.
● Değişik durumlar ve kişilerle nasıl iletişim kurması gerektiği konusunda model olabilirsiniz.
Öfke ve hayal kırıklığıyla başa çıkma yöntemleri.
Dış dünyada çocuğunuzun öfke ile karşılaşmaması pek mümkün değildir. Ancak bu duyguyu nasıl yöneteceğini öğrenmesi ise mümkündür. Duygusal farkındalık becerilerinin geliştirilmesi bu noktada hayati önem taşır. Anlaşılmadığını düşündüğü anlarda çocuğunuzun kendini nasıl sakinleştirebileceğine dair yardımcı olabilirsiniz:
● Duygularını tanımasına yardımcı olun: “Şu anda anlaşılmadığını hissediyorsun, değil mi?” gibi ifadelerle onun duygusunu anlamasına yardımcı olabilirsiniz.
● Sabırlı olmaya örnek olun: Anlaşılmak zaman alabilir. Ona sakin bir şekilde iletişim kurması gerektiğini de öğretebilirsiniz.
● Farklı yollar denemesi için onları teşvik edin: “Bunu başka bir şekilde anlatmayı deneyebilirsin, hadi bir daha söyle” şeklinde ifadelerle onu destekleyebilirsiniz.
Çocuğunuzu dış dünyaya hazırlama yolları.
Çocuğunuzun evdeki güvenli bağını dış ortamda da sürdürebilmesi için şu yöntemleri deneyebilirsiniz:
● Küçük sosyal gruplar oluşturun: Çocuğunuzun akranlarıyla küçük ve destekleyici gruplar içinde iletişim kurmasını sağlayarak iletişim becerilerini geliştirmesine yardımcı olabilirsiniz.
● Kendi iletişim tarzınızla model olun: Nazik, net ve açıklayıcı bir şekilde iletişim kurmanız, onun da bu becerileri öğrenmesine olanak tanır.
● Oyunlarla iletişimi geliştirin: Hikaye anlatma, rol yapma gibi oyunlar ile çocuğunuzun kendini ifade edebilme becerilerini artırabilirsiniz.
Kıymetli ebeveynler, çocuğunuzun dış dünyada anlaşılmadığı anlarda hissettiği öfke bir iletişim engelidir. Bu engeli aşması için ihtiyacı olan desteği ve rehberliği sağladığınızda, çocuğunuz kendine güvenen ve esnek bir birey haline gelecektir.
Sevgi ve özenle, çocuğunuzu başkaları tarafından anlaşılabilir kılmak da son derece önemlidir. Hayat, yalnızca aile içinde değil, dış dünyada da anlaşılabilmenin yolculuğudur.
