Önceki akşam, oturduğum sitenin lokalinde, Samsun’daki güncel gelişmeleri tartışıyorduk.
Sohbet bir süre sonra TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı ve AK Parti Milletvekili Dr. Mehmet Muş’a geldi.
Dr. Mehmet Muş’un son iki yıl içinde Samsun’a kazandırdıklarını herkes biliyordu; ancak benim anlattıklarım arasında bilmedikleri de vardı. Tam bu sırada, yan taraftan Dr. Muş’a yönelik eleştiriler geldi ve tartışmaya başladık.
Ben de şehrimize hizmet eden herkesi, kökenine bakmaksızın, saygı göstermemiz gerektiğini belirttim. Daha fazlasını söylememekle birlikte, oradaki herkes, Dr. Mehmet Muş için “Allah razı olsun” dileklerinde bulundu. Aralarında CHP’liler de bulunuyordu. Bu durum beni derin bir hayal kırıklığına uğrattı.
Ertesi sabah, Dr. Mehmet Muş’un beni telefonla araması beni şaşkına çevirdi. Akşamki konuşmalarımızı duyup duymadığını düşündüm; zira akıllı telefonlar sayesinde herkes iletişim ağının bir parçasıydı.
Yakakent Su Ürünleri İhtisas OSB’nin Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından onaylandığını duyurdu. “Şimdi sırada ne var?” diye sorduğumda, “Hızlı Tren Projesi ve Doğu Çevre Yolu” yanıtını verdim. Havaalanı terminal binası ve taksi yolunu hatırlattığımda ise, daha büyük projelerin kaynak gerektirdiğini, ama hepsini yapacaklarını belirtti.
Ticaret Bakanı olduğu dönemden itibaren, AK Parti Samsun Milletvekili adayı gösterildiği süre zarfında portföyünde bulunan büyük projeleri tamamlayan Dr. Mehmet Muş için “Allah ondan razı olsun” ifadesi fazlasıyla yerinde olurdu.
Halk, yaşanan her şeyi biliyor. Çünkü ortada gizli veya saklı hiçbir şey yok.
Yüreği nankörlükle dolmuş kişilere yönelik olarak Kur’an-ı Kerim’in A’râf Suresi 179. ayetini hatırlatmak istiyorum:
“Andolsun, biz cinlerden ve insanlardan birçoğunu cehennem için yarattık. Bunların kalpleri vardır ama onlarla kavrayamazlar; gözleri vardır ama onlarla göremezler; kulakları vardır ama onlarla işitemezler. Onlar hayvanlar gibidir, hatta daha da şaşkındırlar. İşte asıl gafiller onlardır.”
NOKTA…
