Farklı isimlerle hizmet veren firmaların sağladığı kiralık elektrikli scooterlar, özellikle gençler arasında popülerlik kazanmıştır.
Çevre dostu yapıları ve pratik kullanımlarıyla dikkat çeken bu araçlar, uygun önlemler alındığında güvenli bir ulaşım seçeneği sunmaktadır.
Ancak, kask, dizlik, reflektörlü ikaz yeleği ve bileklik gibi koruyucu ekipmanların olmaması durumunda, kullanımında ciddi sakıncalar ortaya çıkabilir.
Bu durum, hem sürücüyü hem de trafikteki diğer kişiler için risk oluşturur.
Geçtiğimiz aylarda yaşanan bir olay aklıma geliyor.
Yakın bir arkadaşımın aracının önüne aniden çıkan bir scooter kullanıcısı, kaza sonucu otomobile çarptı.
Çarpmanın etkisiyle kaskı olmayan çocuğun kafası aracın kaportasına vurdu; bu durum sonucunda çocuk ağır yaralanarak hastaneye kaldırıldı.
Güvenlik kameralarına yansıyan olay, bana oldukça tedirgin edici bir hatıra olarak kaldı.
Arkadaşımın üzüntüsü ise bir başka dikkat çekici detaydı; çocuk üzerinde kask olsaydı, belki de bu kadar ciddi bir yaralanma yaşanmayacaktı.
Her iki taraf da büyük bir tehlikeden kurtulurken yaşanan kaza, scooterların güvenli kullanımına dair önemli bir ders niteliği taşıyor.
Bu tür kazaların artış göstermemesi için, firmaların böyle bir riskin önüne geçmek amacıyla kasksız kiralamaya izin vermemeleri büyük önem taşımaktadır.
Bu durum belki zorlu bir uygulama olabilir, ancak gerçekler ortada.
Uzmanlar, scooter kullanımında dikkat edilmesi gereken bazı noktaları vurguluyor: “Görünür olun, hız limitini aşmayın, elinizi direksiyondan ayırmayın ve frene basmayı unutmayın.” Fakat bu uyarılara ne kadar uyulduğu ise tartışmalı bir konu.
Okulların tatil olmasıyla birlikte elektrikli scooterların kullanımının artacağı kesin.
Bu nedenle, velilerin çocuklarını mümkünse trafikten uzak alanlarda scooter kullanmaları konusunda aktif bir şekilde uyarmaları gerekmektedir.
