İsrail’in Doğu Kudüs’ü işgalinin 57. yıl dönümünde, yüzlerce fanatik Yahudi, polis korumasıyla Mescid-i Aksa ve Eski Şehir bölgesine baskın düzenledi. Her yıl İbrani takvimine göre bayrak yürüyüşü düzenleyen aşırı sağcı fanatik Yahudiler, bu yıl toplanarak Eski Şehir bölgesindeki Şam Kapısı’na geldi. İsrail bayrakları taşıyan ve ırkçı marşlar söyleyen fanatik Yahudiler, Filistinlilere sözlü tacizde bulundu. Sabah saatlerinden itibaren İsrail polisi, Mescid-i Aksa’ya yapılacak baskını kolaylaştırmak için Eski Şehir bölgesine giden yolları demir bariyerlerle kapattı ve Filistinlilerin bölgeye girişini engelledi.
Kudüs İslami Vakıflar İdaresi’nden yapılan açıklamada, 28 grup halinde 1119 fanatik Yahudi’nin Mescid-i Aksa’ya baskın düzenlediği belirtildi. Baskın düzenleyen fanatik Yahudilerin Harem-i Şerif’te ayin yaptığı görgü tanıkları tarafından doğrulandı. Daha önce de sağcı İsrailli gruplar, Doğu Kudüs’ün 1967’deki işgalinin yıl dönümünde Mescid-i Aksa’ya baskın düzenleme çağrısında bulunmuştu. Bu provokatif eylemlere karşı İsrail polisi, 3 binden fazla personel görevlendirdi ve yürüyüş süresince Filistinlilerin yaşadığı bölgeleri trafiğe kapattı.
1967’deki Altı Gün Savaşı’nda İsrail’in işgal ettiği Kudüs’ün doğu kısmı uluslararası hukuka göre hala işgal altında kabul ediliyor. Ancak İsrail, 1980’de tek taraflı olarak Kudüs’ü “bütün ve birleşik başkent” ilan etti. Bu karar uluslararası toplum tarafından kabul görmedi ve Doğu Kudüs’teki yerleşim yerleri inşaatları hukuka aykırı bulundu. Filistin, Doğu Kudüs’ü gelecekteki başkenti olarak kabul ederken, İsrail’i kenti Yahudileştirme ve Filistinlilere ayrımcılık yapma ile suçluyor.
Bu olaylar, Doğu Kudüs’ün karmaşık ve hassas siyasi durumunu bir kez daha gözler önüne seriyor. İsrail’in işgali altındaki bölgede fanatik grupların provokatif eylemleri, Filistinliler arasında gerginliğe yol açıyor ve barış sürecini olumsuz etkiliyor. Uluslararası toplumun bu tür eylemlere karşı daha etkili önlemler alması gerektiği konusunda uzlaşması önem taşıyor. Bu, bölgede daha istikrarlı bir barış ortamının sağlanması için hayati bir adım olacaktır.
