“Hayır dualarıyla anılmak” başlıklı yazımın yayımlandığı akşam, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Samsun-Mersin-Adana güzergahının önemine değinerek, Türkiye’nin küresel ticarette önde gelen bir lojistik merkez olacağını vurguladı.
Bu yazımda, Türkiye ve Rusya arasında imzalanan Samsun-Kavkaz Limanları arasındaki trenferi hattı ile Irak ve Türkiye arasında gerçekleştirilecek olan Kalkınma Yolu Projesi’ni, ayrıca Samsun-Faw limanları arasında hayata geçirilecek yeni “İpek Yolu” projesini ele aldım. Bunun yanı sıra, Samsun-Köstence limanları arasındaki eski trenferi iskelesini ve Samsun-Ankara Hızlı Tren Hattı’nın Samsun-Sarp Demiryolu Projesi ile zenginleşeceğini ifade ettim. Yeni OSB ve Havza OSB’nin demiryolu bağlantısının Samsun Limanı’na yapılması ihalesinin bu şehir için lojistik sektörde bir dünya markası olma hedefine katkı sağlayacağını dile getirdim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarıyla örtüşen yazımın sonunda, Samsun’un sorunlarını çözme çabası içindeki TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı ve AK Parti Milletvekili Dr. Mehmet Muş’un, özellikle Ankara-Samsun Hızlı Tren Hattı ve Doğu Çevre Yolu Projesi’ne yoğunlaştığını belirttim.
Samsun; deniz, hava, kara ve demiryolu altyapısıyla Türkiye’nin önde gelen illerinden biri olarak, “Lojistik Merkez” olmayı fazlasıyla hak ediyor.
25 yıl önce, Liberal Parti Genel Başkanı Besim Tübik, Samsun 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti’ni ziyareti sırasında bu kentin ulaşım altyapısının, dünyada önemli bir lojistik merkez olabileceğini ifade etmişti. Ben de o dönemde yapılan Samsun-Köstence limanları arasındaki trenferi hattını hatırlatmıştım.
Trenferi iskelesi, o zaman gündemde olan Samsun-İskenderun demiryolu hattı için inşa edilmişti. Günümüzde ise, Samsun-Mersin-Adana güzergahı resmi bir projeye dönüşmekte.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Dr. Mehmet Muş’un iki yıldır ısrarla belirttiği “Samsun, kuzeyin üretim merkezi olacak” vurgusu, artık Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ticaret Bakanı Ömer Bolat ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarıyla daha anlam kazanmış durumda.
Samsun’daki Yeni OSB ve Havza OSB başta olmak üzere, ilçelerdeki OSB’lere yatırım yapan veya yatırım yapmayı planlayan iş insanları, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu mesajıyla doğru bir tercihte bulunduklarını daha iyi anlamışlardır.
Bu durum, yabancı yatırımcıların da ilgisini artıracaktır.
Samsun, hem yatırım potansiyeli hem de lojistik gücü ile çevre il ve ilçeleri de olumlu yönde etkileyecektir.
Samsun, böylelikle göç veren değil, göç alan bir şehir haline gelecektir.
Bu da konut ihtiyacını artıracaktır.
Dr. Mehmet Muş’un daha önce eski TOKİ Başkanı Ömer Bulut ile şu anki başkan Levent Sungur ile gerçekleştirdiği görüşmeler sonucunda, Büyükşehir Belediyesi devreye girmiştir.
Devamında, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile bir protokol imzalanmıştır.
Halit Doğan ise kentsel dönüşüm projeleri kapsamında, ilk etapta bin 500 konut inşa edileceğini açıklamıştır.
Bu sayılar elbette yeterli olmayacaktır.
Yeni OSB’nin bulunduğu Tekkeköy ve Havza’daki OSB’de çalışacak binlerce insan için de ek konut ihtiyaçları ortaya çıkacaktır.
Bu konuda hazırlıklı olmakta fayda vardır.
