Samsunspor, son üç haftadır art arda mağlubiyetler alarak kötü gidişatını durdurma amacıyla Corendon Alanyaspor ile karşı karşıya geldi. Beşiktaş’ın Göztepe deplasmanında berabere kalması ve Eyüpspor’un Ç. Rize’ye kaybetmesi, Alanyaspor ile oynanan maçın Avrupa hayalleri açısından önemini daha da artırdı.
Kümede kalma savaşı veren Alanyaspor ise son beş maçında yenilgi almıştı. Bu maçta, kendi sahalarında kazanıp biraz olsun nefes almak ve alt sıralardan uzaklaşmak istiyorlardı.
Maça hızlı başlayan ev sahibi takım oldu. 10. dakikada sağdan Hadergjonaj’ın arka direğe yaptığı ortayı Yusuf, boş pozisyonda ayak içiyle filelere göndererek Alanyaspor’u öne geçirdi. Bu golün ilginç bir yanı ise; sağ bek ortayı yaparken, sol bek golü atmış oldu.
Golden sonra Ntcham ile birkaç şut denememiz olsa da bunlardan başarılı olamadık.
Defansımızda yaşanan bir hatayı değerlendirerek kaptan Zeki’nin yanından geçerek kaleci Okan ile karşı karşıya kalan Ui-jo Hwang’a Bola’nın yaptığı kritik müdahale, olası bir golü engelledi.
İlk yarıda Alanyaspor’un sadece bir isabetli şutunun olduğunu ve bu şutun golle sonuçlandığını belirtmek gerekir. Bizim ise ilk yarıda kaleye isabet eden hiçbir şutumuz bulunmadı!
Daha istekli ve organize görünen Alanyaspor, maç boyunca iki takımın da pozisyon üretmekte zorlandığı bir performans sergiledi.
İlk yarıda %67 topla oynama oranına sahip olmamıza rağmen, gol yollarında istediğimiz gibi bir Samsunspor performansı sergileyemedik.
İkinci yarının başında, Ertuğrul’un Dimata’ya yaptığı harekete penaltı kararı verildi. Yardımcı hakemin ofsayt işareti vermesi üzerine VAR’dan gelen “izle” tavsiyesi sonucunda ofsaytın olmadığı tespit edildi. Böylece Samsunspor, penaltı kazanmış oldu.
55. dakikada Holse penaltıyı kullanmak üzere topun başına geçti. Ligde 7 golü olan Holse, penaltıyı kötü kullanarak kaleci Ertuğrul tarafından kurtarıldı.
Eşitliği sağlama fırsatının kaçırılması, rakip takımın daha da ümitlenmesine neden oldu.
Emre ve Dimata ile elde ettiğimiz pozisyonlarda ise bir türlü topu ağlarla buluşturamadık.
İkinci yarıda top bizdeyken, şut sayılarında da önde olmayı başardık.
75. dakikada Reis Hoca, Soner, Muja ve Schindler’i oyuna aldı. Ancak bu oyuncular da skor üzerinde etkili olamayınca, deplasmandan puansız döndük.
İkinci yarıda birçok istatistikte avantaja sahip olmamıza rağmen, gol olmayınca bunların hiçbiri anlam kazanmadı. Uzatmalarda Dimata ve Van Drongelen’in kafa vuruşlarının direğe takılması, futbol şansımızın yanımızda olmadığını gösterdi.
Son dört maçtır yenilgi yaşıyoruz; 7 gol atarken, yalnızca 1 gol bulabildik! Defansımızdaki basit ve bireysel hatalar devam ederse, goller yemek kaçınılmaz olacak. Madji, Emre ve Holse hücumda etkisiz kaldı. Eğer gol atamazsak ve böyle cömert penaltılar kaçırmaya devam edersek, Avrupa hayalleri çok uzak görünüyor!