VakıfBank Genel Menajeri Banu Can Schürmann, takımın sezonun en kritik döneminde form tutmasının planlanmış bir süreç olduğunu dile getirdi.
“ASLINDA HAYALİMİZ ZAMANLA GERÇEKLEŞTİ”
Banu Can Schürmann, takım olma sürecinin zaman aldığını ve bunun sonucunda yaşanan zorlukları aktardı. Üst üste gelen sakatlıklar ve milli takımlardaki oyuncuların yorgunluklarının başlangıçtaki olumsuz performansı etkilediğini ifade etti.
“Aslında hayalimiz zamanla gerçekleşti. Sezona çok olumsuz bir başlangıç yaptık. Milli takımdan dönen oyuncularımızın sakatlıkları ve diğer oyuncuların olimpiyatlardan yorgun dönmesi bununla ilgiliydi. Hazırlık süreci ilk etapta uzun sürdü ve beklenmedik mağlubiyetler yaşadık. Ancak ikinci yarının başlangıcıyla birlikte yükselişe geçtik.”
“ÇOK MUTLUYUZ”
Banu Can Schürmann, Sultanlar Ligi’nde kazandıkları şampiyonluğun kendileri için de sürpriz olduğuna vurgu yaptı. 46 yaşındaki menajer, bu başarıyı şu şekilde değerlendirdi:
“Takım halinde oynadıkça performansımız arttı ve kondisyon kazanarak Dörtlü Final dönemine zirve yapmamız gerektiğini biliyorduk. Sezon başında belirlediğimiz hedef, VakıfBank’ın yapılanması ve eski gücüne kavuşturulmasıydı. Şampiyonlukla bu süreci taçlandırmış olmaktan dolayı elbette çok mutluyuz.”
“ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ”
CEV Şampiyonlar Ligi Dörtlü Finali’nde Savino Del Bene ile oynayacakları maçı final karşılaşması gibi değerlendireceklerini belirten Schürmann, şunları aktardı:
“Guidetti her zaman bizlere hedefler koyuyor. Play-off serisinde de bu anlayışı benimsedik ve her maçı final gibi oynadık. Cumartesi günü oynayacağımız maç da final havasında olacak. Kazanırsak, gerçek bir final oynamış olacağız. Finalde olabilmek için elimizden geleni yapacağız.”
“KENDİ İÇİNDE KÜLTÜRÜ OLAN BİR KULÜP”
Schürmann, VakıfBank’ın elde ettiği başarıların başantrenör Giovanni Guidetti ve kulüp kültürüyle bağlantılı olduğunu vurguladı. Kulübün yatırımlara devam edeceğini ve takımda bazı ayrılıklar olacağını sözlerine ekledi:
“Her takımda olduğu gibi bazı oyuncular ayrılırken yeni isimler katılıyor. Gelen oyuncuların VakıfBank ruhuna alışmaları zaman alıyor ve bu sağlandığında başarılar geliyor. VakıfBank güçlü bir kulüp; kendi içinde bir kültüre sahip. Guidetti’nin 17 yıllık sürdürülebilir başarısı, ekip çalışması ve yeni oyuncuların etkileşimleri ile birbirini destekleyen bir süreç bu.”
“ZEHRA BİZİ YANILTMADI”
Zehra Güneş’in kaptanlık görevini üstlenmesinin ardından kendilerini yanıltmadığını belirten Schürmann, bu durumu şöyle açıkladı:
“Zehra iyi bir kaptan oldu. Bandı taktıktan sonra, onun bu kulüpte büyüdüğünü biliyorduk. Geçmişte birçok şampiyonluk deneyimi yaşadı ve bu baskıyı kaldırabileceğinden emindik. Zehra sahada ve saha dışında çok güzel bir liderlik gösterdi. Kaptanlığının ilk kupası lig şampiyonluğu oldu ve bunu takiben daha birçok kupa kazanacağına inanıyoruz.”
“ZEHRA’YA GÜZEL BİR PROGRAM ÇIKARDIK”
VakıfBank’taki sağlık ekibinin nitelikli olduğunu belirten Schürmann, Zehra’nın rehabilitasyon sürecinden bahsetti:
“Zehra, olimpiyatlardan sakat döndü ancak sonrasında çok iyi bir rehabilitasyon süreci geçirdi. Ona özel bir program hazırladık ve kendisi bu konuda istekli davrandı. Özellikle ‘Ağrılarımla oynamayı öğrendim’ dediği için de onun azmi çok önemli.”
“1-2 TANE VİDEOSUNU İZLETTİRDİK”
Marina Markova’nın transferi sürecinde Giovanni Guidetti’nin videosunu izlediğini ve bu doğrultuda karar verildiğinin altını çizen Schürmann, şu ifadeleri kullandı:
“Genel menajer olarak getirdiğim ilk oyuncu Markova oldu. Antalya’da oynarken onun istatistiklerini takip ediyorduk. Guidetti’den Markova’nın transferine dair görüş aldık ve birkaç videosunu izlettik. Guidetti, hemen ‘Devamına gerek yok. Onu hemen aramıza kat’ dedi.”
“ÇOK POZİTİF BİR KARAKTER”
Markova’nın potansiyeli hakkında olumlu görüş bildiren Schürmann, sözlerini şöyle tamamladı:
“Dünyanın en iyi smaçörlerinden biri olacağını düşünüyorum. Çok pozitif bir karaktere sahip, sürekli gelişmek isteyen ve ek antrenman yapan bir oyuncu. Burada olmaktan mutluluk duyuyoruz ve umarım kariyerini VakıfBank’ta sürdürecektir.”
