Doğanın harikası ve yaşam kaynağı olan yüzlerce yıllık zeytin ağaçları, kömür çıkarımı bahanesiyle yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Bereketin ve barışın sembolü olan bu zeytinlikler, yok edilme riskini arttıran bir torba yasa ile tehdit altına alındı.
Muğla’da bulunan Yatağan, Kemerköy ve Yeniköy termik santrallerinin kömür ihtiyacını karşılamak için 40 köydeki zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılması planlandı. Bu yasa teklifi, ana muhalefet partileri ve yöre halkından gelen yoğun itirazlara rağmen, TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu tarafından kabul edildi.
Bu hafta TBMM Genel Kurulu’nda ele alınacak olan yasa, zeytin ağaçlarının mevcut yerlerinden başka yerlere taşınmasını öngörüyor. Milas’tan Ankara’ya gelerek yasanın çıkarılmasına isyan eden köylüler, düzenlenen komisyon toplantısına alınmadı. Protesto için orada bulunan köylülerin tek isteği, korudukları zeytin ağaçlarının yerlerinden edilmemesi ve bu alanların madenciliğe açılmamasıydı. Ancak, hükümetin bu taleplere kulak vermemesi ardından torba yasa, bir grup patronun isteği doğrultusunda kabul edildi.
İktidar milletvekilleri, zeytin ağaçlarının yok edilmeyeceği ve başka yerlere taşınacağı yönünde cevaplar verdi. Ancak Muğla Ziraat Odası Başkanı, bunun fiziksel olarak mümkün olmadığı uyarısında bulundu ve bölgede bulunan 20 milyon zeytin ağacının taşınmasının imkansız olduğuna dikkat çekti.
Muğla Ortaca’da taşınacak veya kesilecek zeytin ağaçlarının ortalama yaşı 150-200 yıl. Eğer ağaçlar kesilmez ve tahribata uğramazlarsa, bin yıla kadar yaşayabilme potansiyeline sahip. Bölgedeki bazı zeytin ağaçları, bin yılı çoktan geçmiş durumda. Doğanın yok edemediği bu uzun ömürlü ağaçlar, termik santrallere kömür sağlamak amacıyla ortadan kaldırılmak isteniyor. Köylüler, “Zeytinliklerimiz, ormanlarımız, kıyılarımız tehdit altında. Bu değerlerimizi korumak, hayatımızı korumaktır. Kendimizi savunuyoruz. Kahvaltıda zeytin yerine kömür yiyebilir misiniz?” diyerek gözyaşlarıyla tepkilerini dile getiriyor. Gerçekten de zeytin yerine kömür yemek mümkün mü?
Değerli zeytinliklerin, kömür çıkarma uğruna yok edilmesi planlanıyor. Bir ton termal kömürün fiyatı yaklaşık 100 dolar (yaklaşık 4 bin TL), bir ton zeytinyağının fiyatı ise 7100 dolar (yaklaşık 280 bin TL). Bu rakamlar bile, zeytinlik alanların madencilik faaliyetlerine açılmasının yanlışlığını ortaya koyuyor. Türkiye, dünyada sayılı zeytinyağı üreticilerinden biri olmasına rağmen, gelecekte özellikle İtalya, İspanya ve Yunanistan’dan zeytinyağı ithal eder duruma düşebilir. Bin yıl yaşayan zeytin ağaçlarının yok edilmesi, maalesef bu durumu beraberinde getirebilir. Akdeniz ülkeleri, zeytin ağaçlarını titizlikle korurken, biz bu ağaçları yok etmeye çalışıyoruz.
1978-2020 yılları arasında yapılan araştırmalara göre, sadece Milas’ta termik santrallere yakıt sağlamak için 3 bin 400 hektar yani 4 bin 788 futbol sahası büyüklüğünde ormanlık alan yok edildi. İkizköy, Sekköy ve Hüsamlar gibi yerlerde yaşam durma noktasına geldi. Dereköy, Türkevleri, Çamlıca Alatepe, Karacaağaç, Bağdamları, Çakıralan, Güreceğiz ve Pınar bölgelerinde ağaçlıkların bir kısmı yok oldu. Termik santrallere yakıt sağlamak amacıyla Muğla’da sekiz köydeki ağaçların tamamı kesildi.
TBMM Genel Kurulu’ndan bu hafta çıkması beklenen torba yasa ile Ortaca’daki pek çok köyde zeytinlikler yok olacak ve köylüler, geçim kaynaklarından mahrum kalacak. Mustafa Kemal Atatürk’ün “Köylü milletin efendisidir” sözüyle tarif ettiği üreticinin elinden zeytin ağaçları alınacak. Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerini işleten sermayenin hükümete verdiği “Zeytinlik alanları madenciliğe açılmalı, yoksa elektrik üretemeyiz” mesajı yerine getiriliyor. Bu süreçte köylülerin “Buralar kömürlük alana dönüştürülmezse karanlıkta kalırsınız” diyerek korkutulduğu da gün yüzüne çıktı. Zeytinlik alanlara hall olundurmadan, alternatif seçenekler kullanılarak elektrik üretimi yapılması mümkün değil mi? Elbette yapılabilir.
Kömür çıkarılacak ocaklar en fazla 30 veya 40 yıl faaliyette bulunabilecek. Ancak yok edilen zeytin ağaçları bin yıla kadar varlığını sürdürebilir ve bereket vermeye devam edecektir. Verimli zeytin ağaçları, uzun ömürlülükleri ile tanınmış ve sembol haline gelmiştir. Bu kadar değerli ağaçlara nasıl kıyılabilir?